Hack/Slash Çizgi Roman İncelemesi – Slasher Filmlerden Beslenen Bir Korku Serisi

Çizgi roman serilerine göz atarken zaman zaman Hack/Slash ciltlerine rastlıyordum, ancak seriye bir şans vermeyi hiç düşünmemiştim. Derken, Image Comics tarafından sunulan cazip bir kampanya sayesinde Hack/Slash Deluxe Edition setine sahip oldum. Koleksiyon, toplamda 5 Deluxe Edition ve bir Hack/Slash Deluxe Crossovers olmak üzere 6 ciltten oluşuyor.

Tim Seeley tarafından yazılan bu seri, başlangıçta Devil’s Due Publishing tarafından yayımlandı, ancak daha sonra hakları Image Comics’e geçti. Konusu oldukça tanıdık olsa da, kendine has bir tarzı bulunuyor.

Hack/Slash’in Konusu ve Karakterleri

Serinin baş kahramanı Cassandra “Cassie” Hack, hayatını slasher avlamaya adamış genç bir kadın. Slasher’lar, doğaüstü güçlere sahip, ölü katiller olarak tanımlanıyor. Cassie’nin annesi de bir slasher olduğu için, bu yaratıkları avlamak onun kişisel misyonu hâline geliyor.

Cassie’ye, devasa cüssesi ve maskesiyle dikkat çeken Vlad eşlik ediyor. Korkutucu bir görünüme sahip olmasına rağmen Vlad, Cassie’ye karşı oldukça nazik ve koruyucu bir karakter. İkili, ABD’yi dolaşarak slasher avlayan bir ekip olarak maceradan maceraya atılıyor.

Hack/Slash ve Slasher Filmleri Bağlantısı

Hack/Slash çizgi romanı, hem adı hem de içeriğiyle slasher filmlerden fazlasıyla besleniyor. Slasher, korku filmlerinin bir alt türü olup, genellikle psikopat bir katilin insanları kesici aletlerle öldürmesini konu edinir.

Bu seride yalnızca özgün karakterler değil, tanıdık çizgi roman yazarları, film karakterleri ve popüler kültür figürleri de yer alıyor. Bu yönüyle, korku ve slasher türüne ilgi duyan okuyucular için keyifli bir okuma deneyimi sunuyor.

Hack/Slash Kimler İçin Uygun?

Eğer detaylı bir hikâye anlatımı ve derin konular bekliyorsanız, Hack/Slash size pek hitap etmeyebilir. Hikâyeler genellikle bağımsız ve kısa maceralardan oluşuyor, dolayısıyla bir neden-sonuç ilişkisi içinde ilerlemiyor. Tadımlık hikâyeler okumaktan hoşlananlar için ideal bir seri diyebilirim.

Ben bu seriyi okurken her gün bir veya iki fasikül tamamladım. Eğer peş peşe çok fazla okursanız, hikâyeler birbirine benzediği için sıkıcı hâle gelebilir. Daha önce blogumda incelediğim Scooby-Doo’s Greatest Adventures için de benzer bir yorumu yapmıştım.

Hack/Slash Satın Almaya Değer mi?

Eğer uygun fiyata Hack/Slash Deluxe Edition ciltlerini bulmasaydım, seriye orijinal fiyatı üzerinden sahip olmayı düşünmezdim. Eğer siz de benim gibi sebep-sonuç ilişkisine önem veren bir okuyucuysanız, bu seriye başlamadan önce tek bir cilt alıp denemenizi tavsiye ederim.